
Kalabalık da olmadığımız için parti müzik, dans, eylence değil de daha çok yeme-içme ve sohbet havasında devam etti.
Yemek kitaplarıyla birlikte Sibel'in kendisine aldığı 1930'lardan kalma ev idaresi konulu kitaptan bazı bölümleri de ibretle okuduk. Kimi yerler elbette pek komik geldi bize. Ama yazıldığı dönemi ve içeriğindeki ciddiyeti farkedince, hak verdik, önemsedik (en azından ben). Gönül tabi ne ister, daha gülüşlü cümbüşlü partiler. Kalabalık ev partilerinde görüşmek üzere...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder